Bu haftalarda bebek hareketleri daha da artar ve sertleşir. Bu dönemde bebeğin göz kapaklarının açılıp kapandığını ultrasonda görebiliyoruz. Gözün retina kısmı tamamen oluşur ve göz rengi belirginleşir. Bebeğin cilt altındaki yağ tabakası daha kalınlaşmaya ve derisi sertleşmeye başlar.
Gebeliğin 27. ve 28. haftasında neler yaşanır?
Bebek artık iyice büyümüştür. Dış uyaranlara karşı daha açıktır ve sesleri tanıyabilir. Bu haftalar, eğer bir kan uyuşmazlığı varsa; testler yapılarak kan uyuşmazlığı iğnesinin planlanabileceği haftalardır. Bu dönemde çocuğun doğmasını erken doğum olarak kabul ediyoruz. Erken doğum olsa da yaşam şansı oldukça yüksek olur, ama yenidoğan yoğun bakıma hala ihtiyacı olduğu bir dönemdir. Bu dönemde yakın takibe devam edilir. Kan sayımları yapılır, multivitaminler verilir. Anne adayı iyice ağırlaşmaya başladığı için kendine daha fazla dikkat etmesi gerekir. Örneğin yere bir şey düştüğünde tercihen kendisinin almamasını ya da alacaksa eğilerek değil, çömelerek almasını öneriyoruz.
Bu dönemde de bebek gelişimini takip etmeye devam ediyoruz. Bebeğin içerisinde bulunduğu sıvıda azalma olup olmadığına, kilosuna bakıyoruz. Rahim ağzında bir açıklık olup olmadığına, plasenta yapısının normal olup olmadığına bakıyoruz.
Gebeliğin 29. ve 30. haftasında neler yaşanır?
Bu haftalarda bebeğin hemen hemen tüm organları gelişimini tamamlamıştır. Tek istisnası vardır: Akciğerler. Akciğerler de yavaş yavaş gelişimini tamamlamaya devam edecektir. Bu dönemde de erken doğum olursa, prematüre bebek riski devam ediyor diyebiliriz. Anne adayının kilo alımına dikkat etmesi gerekir. Çünkü iştahın yoğun olarak açıldığı haftalardır, kilo alma riski daha fazladır. Bebek de doğum kilolarını tamamlamak üzere, daha hızlı kilo alımlarına bu haftalar itibariyle başlayacaktır.
Gebeliğin 31. ve 34. haftasında neler yaşanır?
Artık bebeğin tüm organları gelişti. Olgunlaşmalarını bir kısmı tamamladı, bir kısmı hala doğuma hazırlık yapıyor. Ama genel anlamıyla ultrasonda da baktığımızda bebek, sanki doğduğunda gördüğümüz şeklini tümüyle aldı diyebiliriz. Burada yine sıvısını, gelişimini, kilosunu, damar yapısını takip ediyoruz. Anne adayını doğuma doğru hazırlıyoruz.
Anne adayı eğer çalışmaya devam etmek istiyorsa '32 hafta çalışabilir' raporu alması gerekir. Bu ikiz ya da üçüz gebeliklerde 30 haftadır. Eğer anne adayı çalışmak istemiyorsa 32. haftadan itibaren izne çıkabilir. Çalışmak istiyorsa ve doktoru bir engelleme koymuyorsa 37. haftaya kadar çalışabilir, ama bunu mutlaka raporla belirtmesi gerekir.
34. haftayı tamamladığınızda derin bir 'Oh!' çekebilirsiniz. Çünkü erken doğumla ilgili risklerin çocuğunu geride bırakmış oluyorsunuz.
Gebeliğin 35. ve 37. haftasında neler yaşanır?
35. haftadan sonra bebeğin anne karnında mutlu olup olmadığını takip etmek için anneyi yakın takibe alıyoruz. Aslında bebek doğuma hemen hemen hazır diyebiliriz, eğer kendi gelmek isterse.
Gebeliğin 38. ve 40. haftasında neler yaşanır?
Non-stres test ile bebeği yakın takibe devam ediyoruz. Haftada 2'ye çıkartıyoruz bu testi. Anne karnında bebeğin hareketleriyle kalp hareketlerini ölçen bir teste tabi tutuyoruz.
40. haftaya gelindiğinde hala ağrılarınız başlamadıysa 2 haftaya kadar bekleme şansımız var. 41. haftada bebeğin pozisyonuna, çatı ile olan uyumuna, kilosuna ve karar verdiğimiz doğum şekline göre artık harekete geçmemiz gerekiyor.